Translate

7 Ağustos 2013 Çarşamba

Saat 03.00 sıralarında idi, Abdülhamit han hazretlerinin sesi sarayın karanlık duvarlarında şimşek gibi yankılandı.
- “Arabacı!”

Arabacı yatağından fırladı. Atlar, koşumlar alelacele hazırlanmaya başlandı. Derken koca sultan heybetiyle sahanlıkta göründü. Halinden çok acelesinin olduğu belli oluyordu. Daha sabahlığının bir kolunu giymemişti. Elinde yalın kılıcı vardı. Merdivenleri koşarak inerken kolunu taktı. Formaliteler bir kenara bırakılmış, bütün kâinat bir noktaya kilitlenmişti sanki. Hışımla merdivenleri üçer beşer inip uçar gibi atladı arabaya. Hırsından yerinde duramıyordu. Hiç kimse hatta nöbetçiler bile neler olup bittiğini anlayamamıştı. Sert bir sesle:

- “Sür evladım, hadi çabuk ol…”

Arabacı şaklattı kırbacı. Atlar ok gibi fırladı yerinden İstanbul sokaklarında bir koşuşturma başlamıştı. Bir sultan, bir arabacı gecenin karanlığında olacak iş değildi? Nal sesleri gecenin karanlığını yırtıyor arada bir sultanın sert emirleri geliyordu arkadan;

6 Ağustos 2013 Salı

YILDIZ SUİKASTI 1905

YILDIZ SUİKASTI 1905 

21 Temmuz 1905 günü Osmanlı padişahı II. Abdülhamit'e karşı Ermeni Devrimci Federasyonu tarafından Yıldız Hamidiye Camii önünde yapılmış bombalı bir suikast girişimidir[2].
Doğu Anadolu'da bağımsız bir Ermeni Devleti kurulmasını isteyen Ermeni Devrimci Federasyonu yanlısı bir grup Ermeni Osmanlı padişahı II. Abdülhamit'i öldürmeyi planladı. Bu amaçla bir atlı arabaya 120 kg miktarında patlayıcı yerleştirerek padişahın Cuma selamlığından sonra Yıldız Hamidiye Camii önündeki yoluna yerleştirdiler. Suikast için padişahın kendi arabasına

SULTAN ABDÜLHAMİD'İN BATILILARA "OSMANLI YENİDEN Mİ DİRİLİYOR" DEDİRTEN İCRAATLARINDAN BAZILARI

SULTAN ABDÜLHAMİD'İN BATILILARA "OSMANLI YENİDEN Mİ DİRİLİYOR" DEDİRTEN İCRAATLARINDAN BAZILARI: 

-Mülkiye(Siyasal Bilgiler), Fakülte düzeyine getirilerek açıldı,
-Memurlara sicil tutulmaya başlandı,
-Hukuk Fakültesi açıldı,
-Muhasebat Divanı(Sayıştay) kuruldu,
-Güzel Sanatlar Fakültesi açıldı,
-Ticaret Fakültesi açıldı,
-Yüksek Mühendislik Fakültesi açıldı,
-Dârülmuallimât(Kız Öğretmen Okulu) açıldı,
-Terkos Suyu hizmete girdi,
-Bütün yurtta İdadiler(Lise) açılmaya başlandı,
-Ziraat Bankası kuruldu,
-Bursa'da İpekhane açıldı,
-Emekli Sandığı kuruldu,
-Halkalı Ziraat ve Veterinerlik Fakülteleri açıldı,
-Bursa Demiryolu hizmete girdi,
-Aşiret Okulu açıldı,
-Bütün yurtta Rüşdiyeler(Ortaokul) açılmaya başlandı,
-Kudüs Demiryolu hizmete girdi,
-Ankara Demiryolu hizmete girdi,

5 Ağustos 2013 Pazartesi

OSMANLI MATEMATİKÇİSİ GELENBEVÎ İSMÂİL EFENDİ

Dünyanın en büyük matematikçilerinden biri olan Osmanlı matematikçisi, kâdı, Hanefî mezhebi fıkıh ve kelâm âlimi olan İsmâil Efendi 1730 senesinde Manisa’ya bağlı Kırkağaç kazasının Gelenbe kasabasında doğduğundan, Gelenbevî ismiyle meşhur oldu. Küçük yaşta babasının ölümü ile yetim kalan İsmâil Efendi, annesinin yanında büyüdü. 

İlk öğrenimine Gelenbe’de başladı. Kısa zamanda başarı gösterip, zekâ ve çalışkanlığını ortaya koydu. Tahsiline devam edebilmek için İstanbul’a gitti. Fâtih Külliyesine girdi. Burada zamanın en meşhur âlimlerinden Ayaklı kütüphâne nâmıyla tanınan Müftîzâde Mehmed Emîn Efendi ve Mestanzâde Osman Efendi gibi ulemâdan ilim öğrendi. Muhammed Hâdimî hazretlerinin ilminden istifâde etti. Fıkıh, kelâm, matematik, mantık ve mühendislik ilimlerinde ilerledi.

Tahsilini başarı ile tamamlayan İsmâil Efendi, 1763 senesinde açılan rüûs imtihanını kazanarak, müderrislik payesi kazandı. Geçim sıkıntısı çekmesine rağmen vazîfe almayıp, kendisini ilmî araştırmalara verdi. Çok okuyup, daha çok çalışma yollarını aradı. Araştırma ve çalışmalarına Mehmed Emîn Efendi’nin evinde aldığı husûsî derslerle devam etti. Mantıkla ilgili Burhan kitabını bu esnada yazdı.